Hasan SAĞINDIK: “Ben; Sen Oldum”

Hasan SAĞINDIK

“BEN; SEN OLDUM”

Hissettiklerimi yazabilsem çok şey söyleyebilirdi yüreğim, lakin yazmak; duygularımı anlatmakta yetersiz kalacaktır biliyorum.

Bizim hocayla muhabbetimiz; gönül muhabbetidir.

O hissettiklerini yazar, ben yazdıklarını hissederim.

“Çobanca bir sofra donatırım dağlarda,
Sen konuk gelesin diye Yar!” dediğinde;
dağda sofrayı kurar ve beklemeye başlarım.

“Aşıkların göçü her zaman önden gider” dediğinde;
kervanın en önüne ben geçerim..

“Denize de dalabilirim artık, ateşe de…” dediğinde;
düşüncemin paçalarımı çemremeye başlarım.

“Yeniden yazabilirim aşkın kitabını” dediğinde;
aşkta Mecnun ve Fuzûli’den bir adım öne geçerim…

“Anlarsın; bu şiiri Sana yazdım!” dediğinde;
kelimeler nasıl hedefe varır ve nasıl şereflenir görürüm..

“Bir at, bir kurt, bir yılan anladı da
Kendi cinsimden olanlar anlamadı” dediğinde;
bilirim bu sırrın ne anlama geldiğini…

“Kavlime sadığım, sadığım Sana…” dediğinde;
sadakatini başıma taç yaparım.

“Aşk Mektupları” dediğinde;
Maşuk’a yazdığı satırları ifşa ederim.

“Sen’inle başladım, bitsin Sen’inle…” dediğinde;
“Bitsin Sen’inle…” diye kendi satırlarından bir şiir yapar ve altına adını yazar bir de albüm yaparım.

“Velhasıl uzun sözlere hiç gerek yok;
Dil hicâbından lâl olmalı Sen’i anarken!” dediğinde;
“Ben Sen Oldum Bütün Güzelliklerde”
diyerek susar, saygıyla ellerinden öperim.

ŞİİR ve İLHAM

Yıl 1987 idi sanırım. Hacettepe Üniversitesinde Ali Akbaş hocayla -Mehmet Önal hoca sayesinde- ilk karşılaşmamız. Merak ettiğim soruyu sormak için uygun yerdeyim.

– Bahaettin Karakoç bir kitabının önsözünde, “Şiir yazmak için ilhamın gelmesini beklemem. İstediğim zaman yazarım” diyor. Oysa biz şiir yazmak için ilham gelmesi gerekir diye biliyoruz. Bu nasıl olabilir?

– Bahaettin Karakoç yazar! Öyle bir insan düşün ki; oturup kalkarken şiir düşünüyor, yemek yerken şiir düşünüyor, yatarken şiir düşünüyor ve rüyasında şiir görüyor. Yirmidört saati şiir. Böyle bir insan şiir yazmak için ilhamın gelmesini beklemez.
O yıllarda şahsen tanımıyordum Bahaettin ağabeyi. Tanıdıkça, bu sorumun ne kadar gereksiz olduğunu da anlamış oldum.

O’na ve sevenlerine selam olsun.

Kaynak: SAĞINDIK Hasan, “Ben; Sen Oldum”, (Ed. Hüseyin UZEL), Konuştuğumuz Dile Serenat 4 – “Şiirin Beyaz Kartalı / Bahaettin Karakoç”, Olay Matbaası, Hatay 2017, s.12-13.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir